Yazar |
|
simavli
SIMAV
Kayıt: 30.12.2007 |
|
kottak yazdi | simavli yazdi | Birde akbilden kazandıkları var değil mi? Unutma kardeşim akbilini, yanından ayırma. Adam senin işini görüyo orda. Bi yandan arabayla uğraşırken bi yandan senle uğraşmak zorunda değil ki adam. Madem para kaptırmak istemiyorsun boş bırakma akbilini. |
Görmesin kardeşim şöför benim işimi, direksiyon sallasın, duraklarda durup kapılar açsın yeterli. Şöföler vatandaş yerine akbil basmak mecburiyetinde değil. Ne kadar kazandıkları umrumda değil ama bu konuda gösterdikleri tutum yüzünden otobüs seferleri aksıyor. Ve şöförler vatandaş yerine akbil basma işini bırakmadıkça bu millet akbilini her yerde unutabilir. Şöförler şu işi bıraksın bak gör o zaman üzerinde akbil taşıyanların oranlar nasıl artıyor. Arka kapıdan para gönderip üstünü bekleyenler bile var, yuh artık ya dolmuş mu bu!!! Bu işten şöför ve akbilsiz vatandaşın yararlanıyor. Peki ya otobüsteki ve hat üzerindeki duraklarda bekleyen yüzlerce vatandaşın hakkı ne olacak? 5 ila 30 dakika geç kalıyor millet işine gücüne sırf yolcu yerine akbil basab şöförler yüzünden. Ben istemem gerekirse akbilimi unuttuğumda dolmuşa binerim ya da yolda kalırım ama benim yüzümden devlet işinin aksamasına razı olamam. |
EFE
|
|
Yazar |
|
extreme
Kahramanmaras
admin
Kayıt: 24.10.2006 |
|
Herşey para için değil bence. Bilgisayar Müh.'liğine geldiğiniz puanla eczacılık tercih etseydiniz düzgün bir yerde 5-10 bin liradan başlardı geliriniz.
Geleceğe umutla bakmak, herzaman yeni hedeflere sahip olmak için Bilgisayar Müh. diye düşünüyorum. Hayat çok monoton yaşamak için çok uzun.
The Man Who Loved Algorithm&Ubuntu.
www.burakamasyali.com
|
|
Yazar |
|
ataryemez
Ankara
Kayıt: 18.06.2007 |
|
clairvoyant yazdi | ataryemez yazdi | .....
iett soförleri akbil taşısın ona asla lafım yok.ancak hele iki tane daha yolcu alayım diye bir durakta 10 dk bekleyen öho lar var.onları görünce iett soföründeki akbil yüzünden geçen 5dk hiç de fazla değil.ayrıca hangi hatlar akbil kullanan soförler yüzünden aksamış ki?bu kadar basit şeylerin hesabını yapmayın arkadaşım.5-10 akbil basmakla devlet işi aksamaz, devlet soföre akbil kullandırıyorsa bunun hesabını yapmıştır bence(bir ara yasaklanmıştı ve trafik çilesi ile otobüslerdeki doluluk aynıydı neredeyse) |
Şu lanet şehirde haftada en az 30 saatini yollarda geçiren biri olarak şunları söyleyebilirim;
1- Eğer en az 2 araca biniyorsanız 5 dakika oyalanmanın bile önemi çok büyük; bir sonraki aracı kaçırabilirsiniz, vapuru (15 dk) ya da deniz otobüsünü (30 dk) kaçırabilirsiniz, 10 dakikalık oyalanma yüzünden trafik sıkışklığına kalabiliyorsunuz (20-50 dk). Bunlar "basit şeylerin hesabı" değil.
2- ÖHO şöförlerinin yaptığı hatalar nedeniyle İETT şöförlerinin yaptığı hatalara şükredilmez, herkes görevini en iyi şekilde yapmalı.
3- Şöförün akbili nedeniyle aksayan hatlara her gün şahit oluyorum. Metrobüs hattında bile 22 dakikalık yol yoğun olmayan saatlerde 25-28 dakika arasında tamamlanıyor (nesi var bunun diyenler mesajımın başına dönüp yeniden okusun). Ayrıca bir seferde basılan akbil sayısı 5-10 değil, 20-30 oluyor genelde (bazı hatlarda 40-50). Şehir içi ulaşım (özellikle büyük şehirlerde) zamanlama açısından ciddi bir devlet işidir. Bu konuda yöneticilerin 50 yıl geriden gelmesi ve halkın da ezilmeye alışmış olması nedeniyle önemsiz bir işmiş gibi görünüyor.
4- Bazı konularda düzenlerin sağlanması için katı kurallar uygulanmalıdır. Nasıl ki paso tarhi dolan bir öğrencinin elinden pasosu alınabiliyorsa, akbili olmayan vatanadaş da yerine şöför dışında biri basmadığı takdirde otobüse alınmayabilir. Burada özellikle İstanbullu olmayanlar için biletin önemi büyüyor, keşke kaldırılmasaydı ya da akbile alternatifler üretilseydi ya da ne bileyim bazı seferleri akbilsiz vatandaşlar için ayırabilirler. Ben geçen senelerde yolcu yerine akbil basan ama paso tarihi 1 gün geçmiş olan öğrenciyi otobüsten atmak isteyen bir şöförle yaka paça kavga ettim. Adam (çift biletli hatta) ben akbil bastıktan sonra kaba bir dille "senin pasonun tarihi geçti, bana 2 bilet parası vereceksin" ben de "al sana bilet parası" dedim vs vs... |
soförün akbil taşıması hata diyorsan haklısın. ama sadece kendi 5 dakikanı düşünüyorsun. ben gideceğim trafiği bilen birisi olarak o 5 dk lık gecikmeyi hesaba katarak yola çıkarım ondan sonra da 3-5 dk hesabı yapmam(tabi ben metrobüs kullanıyorum pek çok hatta bu avantaj olmuyor).geç kalıyorsam da bunu sofördeki akbile bağlamam(bu kendi bakış açım yanlış anlama).22 dk lık yolu 28 dk da gidiyor diye burda kızacak değilim.22 dakikam varsa 22dk kala yola çıkmam çünkü
3 dk geç kalmalarına göz yumdular diye halkı ezdirdin ya ona şaştımben.2 hat kullanıyorum her sabah ve her akşam baya da yoğun oluyor.ikinci otobüsün geleceği aralığı hesab edip ona göre biniyorum metrobüse.o ikinci otobüs nasıl kalabalık oluyor inanamazsın ve neredeyse durak başı 1-2 kişi soförden akbil istiyor
ha bir de okmeydanı ssk hastanesine gidecek hasta insanlar var o hat üzerinden geçen arabalarda, hasta ve akbili olmayanları var ve sen de diyorsun ki onları arabaya almasın.3-5 dk için başka insanları almıyorsun arabaya.buna hakkın var mı?hem de akbilleri yok diye.
ona ayrı buna ayrı sefer düzenlemekte gereksiz masraf ve vakit harcamaktan ileri gitmez.saçma olur. akbili olmayan binemez! 3 kişi akbil kullanmıyor diye sefer düzenlemek ne kadar akıl kârı geliyor?
keşke bilet olsa ama yok işte.metro, tramway ve metrobüs gibi hatlar çoğalmadıkça bu sıkıntı bitmez. yahut iett arabalarına da muavin konsun
ama şuanki koşulda soförde akbil şart.ha soförde var diye kendi akbilini almayan varsa yanına ona ne denir bilemiyorum....
saygılar
every man dies, not every man really lives
|
|
Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Ben sorunun çözülmesi ile ilgili yorum yapıyorum; sen ise bu yorumlarıma dayanarak ve konuyu okmeydanı ssk hastalarına kadar dallandırarak kişiliğim hakkında yargılara varıyorsun. Değinmediğim konuların ya da farklı açıların eksik kaldığını söylebilirsin ama bunu kişiliğime laf edecek bir dille buraya yazarsan ayıp etmiş olursun. Artık yorum yapmıyorum çünkü çözüm üretmektense laf dalaşına dönüşüyor konu.
İyi çalışmalar herkese...
Let`s make this world a better place to live !
|
|
Yazar |
|
ataryemez
Ankara
Kayıt: 18.06.2007 |
|
clairvoyant yazdi | Ben sorunun çözülmesi ile ilgili yorum yapıyorum; sen ise bu yorumlarıma dayanarak ve konuyu okmeydanı ssk hastalarına kadar dallandırarak kişiliğim hakkında yargılara varıyorsun. Değinmediğim konuların ya da farklı açıların eksik kaldığını söylebilirsin ama bunu kişiliğime laf edecek bir dille buraya yazarsan ayıp etmiş olursun. Artık yorum yapmıyorum çünkü çözüm üretmektense laf dalaşına dönüşüyor konu.
İyi çalışmalar herkese... |
olaya kendi açıdan bakıyorsun demek kişiliğine birşeyler demek değildir.öyle algıladıysan kusra bakma.kişiliğini yargılayacak konumda değilim.yazdığım yorumda kişiliğinle alakalı hiçbirşey yok.inan bana yazarken o açıdan düşünmedim.sadece düşündüğün şeyin yanlış olduğunu düşündüğümü ifade ettim.hepsi bu. ayrıca şimdi aklıma geldi akbili olmayanlar için beşibiyerde diye bir kart var.soförde akbil olacağına bu karttan olsun diye düşündüm dün gece.cidden kişiliğine yorum yapmışım gibi algıladıysan kusra bakma.tanıdmadığım bi insanın kişiliğiyle ilgili yorum yapmam.sadece düşündüğün şeye bi eleştiri getirmek istemiştim.otobüse alınmasınlar sözü bana ağır geldi de ondan
saygılar
every man dies, not every man really lives
|
|
Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
"Bunları diyorsun, peki şunlar hakkında neler diyeceksin?" gibi cümleler yerine "Bunları diyorsan, bunları da demiş sayılırsın." gibi cümleler kullanılırsa ve cümle içinde kendi çıkarımı düşünüp diğer insanları önemsemiyormuşum gibi ifadeler bulunursa, bunu kişiliğime laf edilmiş olarak algılarım.
Örnek: "Benim 3-5 dakika kazanmam nedeniyle hastaneye gitmeye çalışan hasta insanların otobüse alınmaması."
Ben dakika hesabı yaparken hayatı yollarda harcanan herkes için konuşuyorum. Benim kişisel hayatımda 5 yılım boşa geçti zaten ve 2 yılım daha boşa geçecek... Bu sürecin yollarda otobüs bekleyerek, okulda, bilgisayar başında, meyhanede, Kartal'da, Avcılar'da, Taksim'de, Londra'da, Ukrayna'da, Letonya'da ya da O2 otoyolunda çıplak olarak sabahlayarak ya da sıcak yatağımda uyuyarak geçirmemin hiç bir önemi yok benim açımdan. Yıllarımı kaybetmişim; 3-5 dakikam, saatlerim, günlerim ölse ne yazar...
Hasta insanların yollardaki durumu hakkında hiç yorum yapmadım. Hele ki benim çıkarım yüzünden onların yolda kalmasına razı olmak... Benim kişiliğim ile uzaktan yakından alakası olmayan bir düşünce. Benim annem bir çok rahatsızlığının yanında bacaklarından da rahatsız, yürümekte zorlanıyor. Hasta insanın yollarda ezilmesi konusunda ne kadar hassas olduğumu bilemezsiniz. Bana kalsa hasta insanın hastaneye gitmesi için o çileye maaruz kalmayacağı bir çözüm isterim. Ceplerinde akbil olsa bile neden otobüsün içinde balık istifi gibi sıkışmak zorunda kalsınlar? Onu bırak, hasta hasta neden o kadar yol gitmek zorunda kalsınlar?
Şimdi gelip de bu cümlelerimden "Sadece kendi hasta yakınlarını düşünerek böyle söylüyorsun." deyip de devanımda konuyu başka yerlere çekerek, kişisel çıkarım yüzünden başka konularda mağdur kalan insanların olması vs. şeklinde saptırmaya çalışan olursa artık ne diyebilirim, insanlık...
Let`s make this world a better place to live !
|
|
Yazar |
|
nipci
Kayıt: 26.09.2007 |
|
Oldukça konu dışına çıkılmış ve çok özel örnekler verilmiş yok hasta vs falan.
Ama madem cıkıldı 2 satır da ben yazayım.Belki 1-2 tane niye sorusu bazı olayların daha iyi anlasılmasını saglayabilir.
Size bu söylenenlere alternatif teknoloji söyleyeyim.
Kentkart!!!(her yıl başvuru derdi yok.git bakkaldan al kaybedene kadar kullan bu kadar yaaaa!!!!)
İzmirde kaç yıldır kentkart var? istanbulda niye yok? 1 yıl içinde hizmete girecek geyigi yapmadan önce izmirde kaç yıldır kullanımda oldugunu bence arastırın.
Ayrıca eger 22 dkda metrobus seferi tamamlanır yazıosa veya otobus 12.20 de kalkacak diyorsa 10 ar dk onceden hazırlanmak zorunda olmamalıyım ama zorundayım!!!Demek ki bu geri bırakılmış ülkede birileri düzgün çalışmıyor!!!
Maaş mevzusuna gelince ; kaptanların aldıkları maaşlar normal hatta düşük.Ama bizim ve bizim gibi birçok meslek grubunun da düşük olduğu için bazı arkadaşlara yüksek gibi geliyor. Ünilerdeki bilgisayar mühendisliği kontejjanları artmaya devam ettiği sürece alacağımız maaş daha da düşecektir.Meslektaslarımızın 1995 yılı ile gunumuzde aldıkları ücretler arası dağlar kadar fark vardır.Yani devletimiz büyük bir süratle zengini zengin etme politikasını sürdürdükçe(yani ucuz üni mezunu sayısını arttırdıkça) biz daha çok eziliriz.
|
|
Yazar |
|
ataryemez
Ankara
Kayıt: 18.06.2007 |
|
clairvoyant yazdi | "Bunları diyorsun, peki şunlar hakkında neler diyeceksin?" gibi cümleler yerine "Bunları diyorsan, bunları da demiş sayılırsın." gibi cümleler kullanılırsa ve cümle içinde kendi çıkarımı düşünüp diğer insanları önemsemiyormuşum gibi ifadeler bulunursa, bunu kişiliğime laf edilmiş olarak algılarım.
Örnek: "Benim 3-5 dakika kazanmam nedeniyle hastaneye gitmeye çalışan hasta insanların otobüse alınmaması."
Ben dakika hesabı yaparken hayatı yollarda harcanan herkes için konuşuyorum. Benim kişisel hayatımda 5 yılım boşa geçti zaten ve 2 yılım daha boşa geçecek... Bu sürecin yollarda otobüs bekleyerek, okulda, bilgisayar başında, meyhanede, Kartal'da, Avcılar'da, Taksim'de, Londra'da, Ukrayna'da, Letonya'da ya da O2 otoyolunda çıplak olarak sabahlayarak ya da sıcak yatağımda uyuyarak geçirmemin hiç bir önemi yok benim açımdan. Yıllarımı kaybetmişim; 3-5 dakikam, saatlerim, günlerim ölse ne yazar...
Hasta insanların yollardaki durumu hakkında hiç yorum yapmadım. Hele ki benim çıkarım yüzünden onların yolda kalmasına razı olmak... Benim kişiliğim ile uzaktan yakından alakası olmayan bir düşünce. Benim annem bir çok rahatsızlığının yanında bacaklarından da rahatsız, yürümekte zorlanıyor. Hasta insanın yollarda ezilmesi konusunda ne kadar hassas olduğumu bilemezsiniz. Bana kalsa hasta insanın hastaneye gitmesi için o çileye maaruz kalmayacağı bir çözüm isterim. Ceplerinde akbil olsa bile neden otobüsün içinde balık istifi gibi sıkışmak zorunda kalsınlar? Onu bırak, hasta hasta neden o kadar yol gitmek zorunda kalsınlar?
Şimdi gelip de bu cümlelerimden "Sadece kendi hasta yakınlarını düşünerek böyle söylüyorsun." deyip de devanımda konuyu başka yerlere çekerek, kişisel çıkarım yüzünden başka konularda mağdur kalan insanların olması vs. şeklinde saptırmaya çalışan olursa artık ne diyebilirim, insanlık... |
kişiliğine laf diyecek olsam açık açık derim senden çekincek halim yok.zaten dediğin lafların kişiliğine laf dedirtecek bir yanı da olmadı ki kişiliğine lafım olsun.
herkesin algı durumu farklıdır.sen fazla alıngansın sanırım.o dediklerimi kişiliğine laf olarak algılıyorsan öyle olsun.onlar senin kişiliğine laf.ama benden sana tavsiye bu kadar alıngan olma
herkesin 5 dk sını düşünüyor olman kendi 5 dk nı düşünüyor olduğun gerçeğini değiştirmez.bu da seni bencil yapmaz.eğer öyle algıladıysan tabi
hastalarla ilgili benzer şeyler düşündüğümüzden emin ol ama kimsenin kimseyi otobüse almamak gibi bir hakkı olamaz demekti bu örneği vermekteki amacım.kimin ne şartla o otobüse akbilsiz bindiğini bilemezsiniz demekti.sen hastaları eziyosun demek değildi(pardon sen alıngandın).çarpıtılmış birşey de yok.senin hastalarla ilgili dediğin herhangi birşeyi çarpıtmadım ben.çarpıtmak ne demek öğren istersen.sadece örnek verdim.abartma ayrıca.sen hastaları düşünmüyorsun gibi bi anlam çıkartabildiysen de bravo sana.
insanlık demişsin alınırım bak
konuyu dağıtan benim, bu yüzden özür dilerim herkesten bir daha da yorum yazmam.ben yazmam dedim mi gerçekten yazmam!!!
saygılar
every man dies, not every man really lives
|
|
Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
06.09.2008-22:43 ataryemez yazdi | ... ama sadece kendi 5 dakikanı düşünüyorsun. ... | 07.09.2008-20:31 ataryemez yazdi | ... herkesin 5 dk sını düşünüyor olman kendi 5 dk nı düşünüyor olduğun gerçeğini değiştirmez.bu da seni bencil yapmaz.eğer öyle algıladıysan tabi ... |
Bir mesaj yazarken önceki yazdıklarını okumanı tavsiye ediyorum. Lütfen...
06.09.2008-22:43 ataryemez yazdi | ... hasta ve akbili olmayanları var ve sen de diyorsun ki onları arabaya almasın. ... | 07.09.2008-20:31 ataryemez yazdi | ... çarpıtılmış birşey de yok.senin hastalarla ilgili dediğin herhangi birşeyi çarpıtmadım ben.çarpıtmak ne demek öğren istersen. ... |
Ben hiç bir mesajımda sana karşı "çarpıtmak" fiilini kullanmamıştım. Çok doğru, çarpıtmadın... Söylemediğim bir şeyi söylemişim gibi buraya yazdın. Yazdıklarına tepki vermemin tek sebebi bunlardı. Söylemediğim bir şeyi söylemişim gibi ortaya koyman gerçekten beni rahatsız etti. Belki bu şekilde algılanmasını istememiş olabilirsin ama bir birini tanımayan kişiler arasında yanlış anlaşılmaya açık cümleler kullanmıştın.
Tanımadığım insanların benim hakkımda herkese açık bir ortamda kullandığı cümlelere karşı hassas olduğum doğru. Bunun oranı muhattap olduğum kişi ile aramdaki samimiyete göre değişir. Ama şunu diyebilirim; buraya yazdığın mesajlarında kötü bir niyetin olduğunu düşünmüyorum. Sadece cümlelerinde kullandığın ifade biçiminin bir birimizi tanımadığımız için yanlış anlaşılmara neden olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle, konudaki son mesajında ve attığın özel mesajda kullandığın kinaye ve benzetmeleri de dikkate almıyorum. Çünkü insanlar ile sorun yaşamayı seven biri değilimdir, gerek yok daha fazla gerilmeye...
Konunun dağılmasında büyük katkım olduğu için konuyu okuyan herkesten özür diliyorum.
İyi çalışmalar...
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
|
-
Del.icio.us
-
Digg
-
Facebook
-
Furl
-
Google
-
Blink
-
Simpy
-
Spurl
-
Y! MyWeb
|
|
| | | | | |