| Yazar |
|
cozys
Mars
Kayıt: 09.04.2006 |
|
Bu sorum daha çok mezunlara... gerçekten iü ne ifade ediyor işverenler için? sizler girdiğiniz işlerden, bu sektörün hayatınıza getirdiklerinden memnunmusunuz ? iüden mezun olurken ne bekliyordunuz ne buldunuz? Türkiye'de bu sektörde diplomanın etiketi kendinizi ne kadar geliştirdiğinizin önüne geçiyormu? yoksa tanıdık mekanızmasımı işliyor daha çok?
herneyse ne demek istediğimi, aklıma takılanları anladınız aşağı yukarı... bu sorulara cevap/yorum bekliyorum özellikle mezunlardan. ayrıca diğer herkesin de beklentileri nedir, paylaşırsanız sevinirim.
bu konu daha önce açıldıysa affola :)
|
|
|
| Yazar |
|
mert
Kibris
Kayıt: 11.01.2006 |
|
Bu aralar yoğunluktan dolayı pek giremiyorum ve hiçkimseye bir faydam olmuyor bu güzide sitetedeki insanlara ama açmış olduğnuz konu hakkında yorum yapacak fırsatı her zaman bulurum.
Bu konuyu sadece iucodersta değil hayatımda kim sorduysa hep ayni yanıtı verdim ve vermeye devam edeceğim.
Arkadaşlar İÜ Bilgisayar Mühendisliği için konuşuyorum. Bu ülkedeki bir milyonun üstündeki insanın %10 luk dilimini temsil ediyorsunuz. Öncelikle potasiyelinizin farkına varın.
İstanbul Üniveristesi her fakültesinde on binlerce başarılı insan yetiştirmiştir. Kendi adıma konuşmam gerekirse bunun örnekler çevremde oldukça fazla. Özellikle bilişim sektöründe, Türkiye'nin ve dünyanın en başarılı IT ve telekom şirketlerinde aktif rol alan yüzlerce bizim okuduğumuzun Bilgisayar Mühendisliği bölümü bitiren adam var ve diğer rekabette olduğu üniversite mezunlarından da zerre kadar geride değil. Özellikle kendi çevremdekiler hızlı ve kendi kendine öğrenen ve iş bitiren adamlar, hepsi de çok iyi yerlerde.
Teknik bilgiyi bilmem ancak yukarıda saydığım yetenekleri kazanmamızda öğretim görevlilerimizin oldukça büyük payı olduğuna inanıyorum. Teknik bilgi de bir şeklide öğreniliyor kimseninde bundan şüphesi olmasın.
Benim tavsiyem hiçbir yerde hiçbir zaman; "aman bizim bölümde şöyle, yok efendim labaratuarlar şöyle, yok hocalar 5 dakikada dersi bitiriyor" gibi cümleleri kullanmamamız ve her zaman okulumuzu ve bölümümüzü iyi bir şeklide tanıtmamız. Diğer o bizim imrendiğimiz ama aslında bizden hiçbir farkı olmayan okullar da bu şekilde bu hale gelmiştir. Reklamımızı iyi yapalım. Özellikle gittiğim mülakatlarda bana hep soruluyor "bölümün nasıl okulun nasıl hocalarınız nasıl?" diye. Özellikle büyük şirketler, anlattığımda hayran kalıyorlar anlattıklarıma çünkü onların bünyesinde çalışan İÜ Bilgisayar Mühendisleri hep yermiş bölümümüzü nedense. Bu ön yargılardan dolayı azacıkta olsa işe girişleri etkiliyor. HRdakiler işe alımda ikileme düşüyor ama adam gibi konunca bir anda tabuları yıkılıyor.
İşin özü kendimizi bu okul ve bölümde okuyoruz ya da mezunuz diye küçük görmemeliyiz. Çünkü kimse bizden farklı değil. Bu okul farkında olmasak da bize çok şey katmıştır. İstanbul Üniversitesi Bİlgisayar Mühendiliğinde okumak bir ayrıcalıktır.
|
|
|
| Yazar |
|
orhan
istanbul
admin
Kayıt: 17.11.2005 |
|
valla bizim bölümden mezun olan kişiler itu dekilerden kat kat iyi en azında bu kadarına şahit olmuş bi kişiyim. valla iünün adı hala var.
N/A
|
|
|
| Yazar |
|
cozys
Mars
Kayıt: 09.04.2006 |
|
cevaplarınız için teşekkürler, söyledikleriniz üstümdeki karamsarlık bulutunu dağıtmaya yardımcı oldu baya :)
bunları duymaya ihtiyacım vardı çünkü çalışan birkaç kişiye sordumda iü çok da tercih edilmiyor dediler, ayrıca ismini vermek istemiyorum ama iü deki hocalarımızdan biri de bu karamsarlığıma sebep olanlardan biri. öğrenci değişim programıyla amerikada bir üniversitede şu an okuyan bi arkadaşım ordanmı yoksa burdanmı mezun olmak konusunda kararsızdı, ve bende onu bu hocamıza yönlendirdim.(bu hocamız şirketlere danışmanlık hizmeti de veren ve birçok mülakatlarda görev almış bir kişi) arkadaşım ona bu konuda fikrini sorduğunda cevabı "istanbul üniversitesinden mezun olacaksında ne olacak" şeklinde olmuş. bu laf sürekli beynimde çınlayıp duruyor malesef. birkaç gün içinde bu hocamızla yüzyüze görüşmeyi de düşünüyorum, neden böyle düşündüğünü gerçekten merak ediyorum çünkü. amerikanın adı var belki ama bence yorumu hiç hoş değil.
yine yeni yorumlar bekliyorum :)
ayrıca en çok hangi konularda kendimi geliştirmemi tavsiye edersiniz?
|
|
|
| Yazar |
|
serdar5
Kayıt: 12.02.2006 |
|
çok güzel bi başlık. mezun arkadaşların fikirleri ,bildikleri ve gördükleri gerçekten çok kıymetli .bütün bunları bizimle paylaşırlarsa çok faydalı olacağına inanıyorum.çünkü sürekli ileriyi düşünerek birşeyler yapmaya çalışan ama bir klavuzu olmayan ,ikilemde kalan bizlerin böyle birşeye ihtiyacı var. Eminim onlarda zamanında bu olayları yaşamıştır ve halimizden anlıyorlardır. cevap yazanlara ve yazacaklara teşekkürler.
Kanit gösterilmeden yapilmis bir iddiayi çürütmek için kanita ihtiyaç yoktur
|
|
|
| Yazar |
|
orhan
istanbul
admin
Kayıt: 17.11.2005 |
|
vakit ilerledikçe şirketlerin ihtiyaçları değşiyor. yeni mezunlardan beklentilerde artıyor. işi bilen tecrübesi olan kişiler daha öne çıkıyor. tecrübeniz olmasa bile en azından bir konuda kendinizi geliştimeniz lazım. boş vakilerinizi iyi değerlendirin. mutlaka bir veritabanı hakkında detaylı bilgi edinin access ten ziyade sql server,mysql oracle,postgre olabilir. VT1 dersini alıp sql budur deyip geçmeyin . iyi sql bildiğimi düşünürdüm meğer hiç bilmiyormuşum. :)
kod yazmak problem değil. kullanacağınız platformun özelliklerini öğrenin. önemli olan o. mesela java ile ilerleyecekseniz. Thread nedir? mvc struts jsf ejb nedir öğrenin. Bunlarla oturup kod yazın demiyorum. ne oldukları ve nasıl çalıştıkları. neyse şimdilik bu kadar :)
N/A
|
|
|
| Yazar |
|
rescuer
Kayıt: 14.01.2006 |
|
mert yazdi | | Bu aralar yoğunluktan dolayı pek giremiyorum ve hiçkimseye bir faydam olmuyor bu güzide sitetedeki insanlara ama açmış olduğnuz konu hakkında yorum yapacak fırsatı her zaman bulurum.
Bu konuyu sadece iucodersta değil hayatımda kim sorduysa hep ayni yanıtı verdim ve vermeye devam edeceğim.
Arkadaşlar İÜ Bilgisayar Mühendisliği için konuşuyorum. Bu ülkedeki bir milyonun üstündeki insanın %10 luk dilimini temsil ediyorsunuz. Öncelikle potasiyelinizin farkına varın.
İstanbul Üniveristesi her fakültesinde on binlerce başarılı insan yetiştirmiştir. Kendi adıma konuşmam gerekirse bunun örnekler çevremde oldukça fazla. Özellikle bilişim sektöründe, Türkiye'nin ve dünyanın en başarılı IT ve telekom şirketlerinde aktif rol alan yüzlerce bizim okuduğumuzun Bilgisayar Mühendisliği bölümü bitiren adam var ve diğer rekabette olduğu üniversite mezunlarından da zerre kadar geride değil. Özellikle kendi çevremdekiler hızlı ve kendi kendine öğrenen ve iş bitiren adamlar, hepsi de çok iyi yerlerde.
Teknik bilgiyi bilmem ancak yukarıda saydığım yetenekleri kazanmamızda öğretim görevlilerimizin oldukça büyük payı olduğuna inanıyorum. Teknik bilgi de bir şeklide öğreniliyor kimseninde bundan şüphesi olmasın.
Benim tavsiyem hiçbir yerde hiçbir zaman; "aman bizim bölümde şöyle, yok efendim labaratuarlar şöyle, yok hocalar 5 dakikada dersi bitiriyor" gibi cümleleri kullanmamamız ve her zaman okulumuzu ve bölümümüzü iyi bir şeklide tanıtmamız. Diğer o bizim imrendiğimiz ama aslında bizden hiçbir farkı olmayan okullar da bu şekilde bu hale gelmiştir. Reklamımızı iyi yapalım. Özellikle gittiğim mülakatlarda bana hep soruluyor "bölümün nasıl okulun nasıl hocalarınız nasıl?" diye. Özellikle büyük şirketler, anlattığımda hayran kalıyorlar anlattıklarıma çünkü onların bünyesinde çalışan İÜ Bilgisayar Mühendisleri hep yermiş bölümümüzü nedense. Bu ön yargılardan dolayı azacıkta olsa işe girişleri etkiliyor. HRdakiler işe alımda ikileme düşüyor ama adam gibi konunca bir anda tabuları yıkılıyor.
İşin özü kendimizi bu okul ve bölümde okuyoruz ya da mezunuz diye küçük görmemeliyiz. Çünkü kimse bizden farklı değil. Bu okul farkında olmasak da bize çok şey katmıştır. İstanbul Üniversitesi Bİlgisayar Mühendiliğinde okumak bir ayrıcalıktır.
|
mert arkadaşımıza katılıyorum..mezun olmadığım için okul bitince işverenlerin tavrı nası oluyo bilmiyorum ama enazından değindiği konu gerçekten çok önemli..iü öğrencileri genel olarak hep olumsuz yaklaşıyo okuluna..ama biz artık bazı şeylerin farkına varmalıyız..istanbul üniversitesi deyince susmak yerine gayet ii bi eğitimi olduğunu ifade etmeliyiz..böle bi konuda reklam olurmu bilmem ama bence her alanda reklam vardır..bu yüzden mert arkadaşımızın da dediği gibi artık okulumuzu yermemeli aksine övmeliyiz..mert arkadaşımıza ve bu konuyu açan arkadaşa teşekkür ediyorum..yok yararlı bi konu oldu gerçekten
|
|
|
| Yazar |
|
sevecen
adana istanbul
Kayıt: 08.02.2006 |
|
güzel bir konu. orhan arkadaşımıza katılıyoum . boş vakitlerinizi iyi değerlendirin. ben de sql ve c# biliyorum derdim, birçok şeyi bilmediğimi farkettim.
bize ruyalarimizin degil uyanikligimizin tabiri gerek (Alinti)
|
|
|
| Yazar |
|
ganim
Kayıt: 09.07.2006 |
|
açıkçası bana öğrenci arkadaşlarım sorduklarında utanıyorum istanbul üniversitesi demeye!
yanlış anlaşılmasın istanbul üniversitesinden utanmıyorum, okulla hiçbir alıp veremediğim yok, utandığım öğrencileri (bilg. müh. için konuşuyorum).
bizim okulun başka okullardan hiçbir farkı yok! öğrenci psikolojisi dışında.
okulun avcılarda olması ve yönetimin (öğr. işleri vs.) genel umursamazlıkları yüzünden sanıyorum okula ilk geldiğinde herkesde bir umutsuzluk oluşturuyor sanırım. bende geçen sene bu umutsuzluk içerisindeydim(intibak senem olması da bir etkendi).
fakat başka üniversitelerden arkadaşlarımla konuştuğumda ve başka üniversitelerde etkinliklere katıldığımda farkettim okulda farkı yaratan en büyük etken öğrenciler! hatta bu bizim okulumuz içinde bölümden bölüme bile değişiyor.
bölümde hiç ders olmasa kimse okula gelmeyecek. çok korkunç birşey bu, ben geçen hafta hiç ders olmamasına rağmen 4 gün okuldaydım hocalarla konuştum fikir alışverişi yaptık birçok konuda, bilgisayar kulübüne neler yapabiliriz diye konştuk. hatta halim hoca kulübü etkin hale getirmemiz gerektiğini birşeyler yapmamız gerektiğini söyledi. ben hiçbir yerde görmedim ki bir hoca öğrenci kulübünü etkin hale getirmek için kafa yorsun. bu öğrencilerin işidir. hatta biliyor musunuz bilmiyorum ama bilgisayar kulübünün bölümle hiçbir alakası yok direk dekanlığa bağlı.
öncelikle öğrencilerin zihniyetini değiştirmesi lazım bence. herkes hala lisede olduğunu zannediyor. ama çok değil birkaç sene sonra 4. sınıf olduğunda aklınız başına gelecek, aslında çok şey yapabilirdik hiçbirşey yapmadan okuldan ot gibi ayrılıyoruz diyeceksiniz(birçok arkadaşımın dediği gibi). bilgisayar mühendisi olmakla bu işin hiçbir alakası yok bu işin öğrenci olmakla alakası var. öncelikle üniversite öğrencisi olduğunuzun bilincine vararak bazı şeyler için sizin çaba sarfetmeniz gerektiğini anlamanız gerekiyor. lisedeki gibi ders olsun gireyim zil çalsın çıkayim, sınav haftası kasar geçeriz. olmamalı artık.
kimsenin okuldan sonra iş bulurmuyum gibi bir kuşkusu olmasın çünkü bizim sektörde işsizlik oranı %1 in altında. iü'den herkes bir işe girer yani. ama işe başlama koşullarınız tamamı ile sizinle alakalı. ben 2 bilg. müh. mezunu örneği oluştursam biri bir yerde program yazma ile işe başlar 5 sene sonra şef olur yükselir vs, diğeri aynı üniden mezun ve çok daha büyük bir firmada şef olarak işe başlar. ikisinin arasındaki tek fark birisinin diploması vardır diğeri ise üniversitede okumuştur. bence iyi bir üniversite öğrencisi olmak üniversitede geçirdiği zamanla alakalı, tabi burda kantinde oturup batak oynamaktan bahsetmiyorum, okuldayken işe yarar şeyler yapıp kendisini sürekli geliştiren birisi olması gerektiğini sölüyorum.
herkezin derdi not olmuş, nerdeyse hocalar sınav falan yapmasın direk geçelim diplomamızı verin diyceksiniz. sınavlar ve okulu bitirmek işin en kolay kısmı çünkü ona mecbursun, mutlaka sınavlara çalışıp her dersi vermelisin. işin zor olanı ders dışında ne yaptığındır. büyük firmalara gittiğinizde size öncelikle diploma notunu soracaklardır (muhtemelen) ama senin gibi birçok kişi daha senin notundan yüksek notla başvuru yapmış olabilir. o insanlardan seni ayıran özelliklerin olması gerekiyor ki not ortalaman senin okulda yaptıklarının yanında önemsiz bir ayrıntı olarak kalsın. google bile artık yetiştirdiğin hayvan var mı diye soruyormuş veya hangi kulüplere, internet sitelerine üyesin diye soruyormuş. yani bilgisayar mühendisi olmak karın doyurur mu? evet doyurur, hiç işsiz kalmassın. ama ufkunuzu genişletmediğiniz sürece ancak karnınızı doyurmakla kalırsınız (tabi babanız zengin değilse veya çok şanslı değilseniz).
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
ganim yazdi | | .....
herkezin derdi not olmuş, nerdeyse hocalar sınav falan yapmasın direk geçelim diplomamızı verin diyceksiniz. sınavlar ve okulu bitirmek işin en kolay kısmı çünkü ona mecbursun, mutlaka sınavlara çalışıp her dersi vermelisin. işin zor olanı ders dışında ne yaptığındır......... |
Aslında tüm söylediklerine katılıyorum ama şu da var; bazılarımız için zor olan dersleri geçip okulu bitirmek. Az çok yolunu çizmiş birçok arkadaşımızın (okul dışında kendini geliştirmekle uğraşanların) önündeki en büyük engel diploma ve askerlik. Örneğin, şahsen ben hala Olasılık gibi ezber, boşuna kafa ütüleyen ve bana 5 kuruş faydası dokunmayacak bir dersi önümüzdeki dönem hala almaya devam etmek midemi bulandırıyor. Ve bu dersin 4 kredi olması ayrı bir saçmalık...
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
| Yazar |
|
serdar5
Kayıt: 12.02.2006 |
|
ganim ve clairvoyant arkadaşlarımın görüşlerine katılıyorum esas olan kişisel gelişim ama sadece mesleğin konusunda deyil elinin uzanabildiği her konuda bu geçerli.ama kesin olan birşey var o da ortam .evet birşeylerin gelişmesi için müsait ortam da olmazsa olmazlardandır bence ve de bu ortamı yaratmak da bizim elimizde.
Kanit gösterilmeden yapilmis bir iddiayi çürütmek için kanita ihtiyaç yoktur
|
|
|
| Yazar |
|
cozys
Mars
Kayıt: 09.04.2006 |
|
ganim yazdi | |
...
fakat başka üniversitelerden arkadaşlarımla konuştuğumda ve başka üniversitelerde etkinliklere katıldığımda farkettim okulda farkı yaratan en büyük etken öğrenciler! hatta bu bizim okulumuz içinde bölümden bölüme bile değişiyor.
bölümde hiç ders olmasa kimse okula gelmeyecek. çok korkunç birşey bu, ben geçen hafta hiç ders olmamasına rağmen 4 gün okuldaydım hocalarla konuştum fikir alışverişi yaptık birçok konuda, bilgisayar kulübüne neler yapabiliriz diye konştuk. hatta halim hoca kulübü etkin hale getirmemiz gerektiğini birşeyler yapmamız gerektiğini söyledi. ben hiçbir yerde görmedim ki bir hoca öğrenci kulübünü etkin hale getirmek için kafa yorsun. bu öğrencilerin işidir. hatta biliyor musunuz bilmiyorum ama bilgisayar kulübünün bölümle hiçbir alakası yok direk dekanlığa bağlı.
...
|
evet bu konu beni de çok rahatsız ediyor. bölümde ders yoksa kantinde oturup laflamak dışında yapacak hiçbişi bulamıyorum ve bu canımı sıkıyor. okulun avcılarda olması buna engel değilki, işletme fakültesi bence gayet etkin. kültürel, eğitsel, veya eğlence olsun dönemin büyük bi bölümünde bişiler var hep. mesela bugün üç gündür devam eden ücretsiz bilgeadam office 2007 eğitimi vardı. her sene düzenli olarak şirket gezileri ve imkb eğitimleri düzenliyorlar,fotoğraf sergisi,vs düzenleniyor dergi çıkartıyorlar öğrencilerin makaleleri falan yayınlanıyor, birde kariyer dergisi ve bi ay falan süren günleri var, şirketler ikişer üçer gelip hem tanıtımlarını yapıyorlar hemde bu vesileyle bölümden iş ve staj başvuruları alıyorlar vs vs.
geçtiğimiz yaz şebnem ferah konserini düzenleyen de beyazıttaki bilgisayar klübüydü. bende bi arkadaşımla beraber organizasyonda görev aldık. o gün hepimiz yorulduk ama bence buna değdi de. yine beyazıttaki klüp sürekli bilgisayar eğitimleri ve başka etkinlikler düzenliyor. kısacası okula renk katmak elimizde. konser düzenleyelim demiyorum ama düşünürsek yapabileceğimiz çok şey var aslında kendimizi geliştirmek adına.
|
|
|
| Yazar |
|
alpaybull
Kayıt: 07.04.2007 |
|
arkadaslar is aramak, kaba bir tabirle kendini pazarlamatir. pazarda meyve sebze satmaya benzer. karsinizda iki turlu alici olacaktir. bimeyen alici ne istedigini bilir ama kaliteyi sezecek guduleri yoktur o yuzden pazarda en cok bagirandan alir.
bilmeyen bir aliciyla karsi karsiya oldugunuzda tabiki kendince okudugunuz okulun kalitesini olcme cabalari icerisine girecektir cunku kendince bu sizin ise yeterliliginizi belirleyen bir kriterdir. bu durumda sesiniz nekadar gur cikarsa ise girme sansiniz okadar yukselir. vede su acik bir gercek, (okul baglaminda) sesinizin gur cikmamasi icin hicbir neden yok, yukarda olduklarini dusunduklerinizden hic bir farkiniz yok.
diger arkadaslarin dedigi gibi, bu okuldan ne coderlar cikti dunyanin 4 bir yaninda yuksek pozisyonlarda calisan. okulun adiyla, saniyla olacak seyler degil bunlar, severek yapmak lazim isini, e birazda marketing tabi :)
|
|
|
| Yazar |
|
akgulozkan
istanbul
Kayıt: 12.12.2006 |
|
arkadaşlar söylediklerinize katılıyorum.. Benim asıl bölümüm elektrik-elektronik müh. aynı şekilde bizim bölümde de tedirginlikler var.. opsiyon seçimi ile ilgili bi seminerde hocalarımızdan biri, "gidin IRak ta çalışın", "çok azınız elektronik müh. liği yapacak", "buradan mezun olunca mühendis olmayacaksınız", gibi sözler etti.. haliyle buda bizim psikolojimizi alt-üst etti.. 
Bizim de bazı şeyleri farketmemiz gerekli fakat bence asıl önemli olan bu aksayan eğitimcilerin farketmesi gerektiğidir..belki haklı söylediklerinde, hayata daha gerçekçi bakmamızı sağlamaya çalışıyor olabilirler.. fakat bizde sosyal piramidin en üst kısımlarında bulunuyoruz.. bu gerçeği de unutmayarak birşeyler yapmamız (hep beraber, öğrenci-hoca) gerektiğini anlamalıyız..
bütün üniversitelerin Formula G güneş arabası varken bzim yok. fakat bu sene bu projeye başlandı.. en azından bi başlangıç.. aynı şekilde diğer bölümlerde de bir canlanma var gibi.. bence İÜ öğrencileri olarak yeni sayafalar açacağız gibime geliyor.. İnş. İÜ hak ettiği yeri elde eder.. 
|
|
|
|
|
-
 Del.icio.us
-
 Digg
-
 Facebook
-
 Furl
-
 Google
-
 Blink
-
 Simpy
-
 Spurl
-
 Y! MyWeb
|
|
| | | | | | | | | | |
