Yazar |
|
burakkanmaz
Gaziantep
Kayıt: 02.10.2006 |
|
Pasifik’teki “Mutlu insanlar ülkesi” olarak bilinen Vanuatu’nun güneyindeki Tanna Adası’nın yerli halkı, yıllardır ’modern’ dünyadan uzak huzurlu bir yaşam sürüyordu. Elektriğin olmadığı barakalarda yaşayan, para kullanmayan, bağlı oldukları Edinburg Dükü’nü ’tanrı’ kabul eden ve sadece tarım ve balıkçılıkla geçinen bu kabile geçen ay medeniyetle tanıştı ve tanıştığına da bin pişman oldu. İngiliz “Channel 4” kanalı, ’Yerlilerle Tanışın’ adlı üç bölümlük bir reality şov için Tanna yerlilerinden biri reis dört kişiyi İngiltere’ye götürdü. Bir hafta boyunca İngiltere’de kalan yerliler sokaklarda dolaştı, televizyon izledi, futbol maçına gitti, köpeklere bakım yapılan kuaför salonlarını gezdi.
Yerliler güç bela kendilerini adalarına atarken, grubun içindeki kabile reisi Şef Yata izlenimleri sorulduğunda şunları söyledi: “Asıl ilkel olan sizsiniz, bizde kimse sokaklarda yatmaz. Evsizlere hemen bütün köy toplanıp bir baraka yaparız. Bizim havamız daha temiz. Yiyeceklerimiz de taze. Bizde çocuğu olmayan ailelere başkası çocuk yapıp verir. Bizde çocukları şiddete sevkeden tv de yok radyo da. Biz çocuklarımıza masal anlatırız. Televizyon dediğimiz şey çok yorucu ve izlerken insanı sinirlendiriyor. Biz insanlarla yüzyüze konuşmayı ve onlardan yanıt almayı tercih ederiz. Sizde para diye bir şey var hepinizi mutsuz ediyor. Biz takas usulünü kullanıyoruz.” Şef Yata’nın adasına döner dönmez kabilesine verdiği ilk nasihat de “Sakın İngiltere’ye gitmeyin” oldu.
Vatan
Çok hoşuma giden bir yazıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Okuduğumda gerçekten imrendim adamın söylediklerine. İnsanlık; bizim yaptığımız gibi savaşmak değil, evsizlere ev vermekmiş. Adamın dediğinin büyük bir kısmı hala bizim köylerimizde korunmakta medeniyete karşı. Belki de bu insanlar bizlerden kat kat daha huzurludur kim bilebilir
|
|
Yazar |
|
extreme
Kahramanmaras
admin
Kayıt: 24.10.2006 |
|
Çok güzel bir yazı
The Man Who Loved Algorithm&Ubuntu.
www.burakamasyali.com
|
|
Yazar |
|
kellad
istanbul
Kayıt: 21.01.2006 |
|
Vay bee... Çok harika.
Keşke biz de toplansak Köy (The Village) filmindeki gibi bir köy kursak. Ama kıskanç delilere dikkat etmek lazım.
Decompiling the code of universe.
Listening the cosmic background radiation.
Swimming in Inter Stellar Medium.
|
|
Yazar |
|
cracked
malatya
Kayıt: 27.11.2006 |
|
Bazen keşke ilk çağlarda doğsaymışım dediğim olmuyor değil.Ama bu çağda doğmuş biri olarak ilk çağlardaki gibi bi yaşam şekli seçmem.Yani o zaman herkes öyle iken yaşamak tamam ama bu zamanda herkes böyle iken öyle yaşamak mı hayır.
ne dediğimi anlayabilene ödül vercem
delilige vurdum...
|
|
Yazar |
|
extreme
Kahramanmaras
admin
Kayıt: 24.10.2006 |
|
ben anladım ödül ne
The Man Who Loved Algorithm&Ubuntu.
www.burakamasyali.com
|
|
Yazar |
|
cracked
malatya
Kayıt: 27.11.2006 |
|
extreme yazdi | ben anladım ödül ne |
eferim
delilige vurdum...
|
|
Yazar |
|
adaniak
Kayıt: 13.01.2007 |
|
Aferi"m" ne demek??
|
|
Yazar |
|
ozkanoncu
Istanbul
Kayıt: 08.01.2006 |
|
Şirinler köyü gibi bir köyümüz olsa herşeyi adil bi şekilde paylaşsak. Sosyal adaleti sağlasak aradan bill gatesler ve bill gates gibi olmak isteyenler çıkmasa. Herkes aynı standartlara ve haklara sahip olsa , güneş ülkesi gibi bi ülkemiz olsa güzel olmazmıydı?
Bozuk düzende saglam cark olmaz. Carklari degil, düzeni degistirmek gerek!!!!!!
|
|
Yazar |
|
akgulozkan
istanbul
Kayıt: 12.12.2006 |
|
ozkanoncu yazdi | Şirinler köyü gibi bir köyümüz olsa herşeyi adil bi şekilde paylaşsak. Sosyal adaleti sağlasak aradan bill gatesler ve bill gates gibi olmak isteyenler çıkmasa. Herkes aynı standartlara ve haklara sahip olsa , güneş ülkesi gibi bi ülkemiz olsa güzel olmazmıydı? |
|
|
Yazar |
|
burakkanmaz
Gaziantep
Kayıt: 02.10.2006 |
|
ozkanoncu yazdi | Şirinler köyü gibi bir köyümüz olsa herşeyi adil bi şekilde paylaşsak. Sosyal adaleti sağlasak aradan bill gatesler ve bill gates gibi olmak isteyenler çıkmasa. Herkes aynı standartlara ve haklara sahip olsa , güneş ülkesi gibi bi ülkemiz olsa güzel olmazmıydı? |
bu yaşta bile hala izliyorum şirinleri. çok hoşuma gidiyor. herkesin bi mesleği var. aşçı, çiftçi, usta, vs. iş paylaşımı çok güzel. aaah ahh
|
|
Yazar |
|
tarikkranda
Kayıt: 07.01.2006 |
|
Buna benzer bir kulturu aramak için oralara gitmeye gerek yok. Çok katı hristiyan olan ve teknolojiyi, modern hayatı sıkı kurallarla reddeden Amish People 'i duyanlarınız olmuştur. USA ve Canada da yasayan bu topluluk beni her zaman hayretler içerisinde bırakmıştır.
For further information : http://en.wikipedia.org/wiki/Amish
|
|
Yazar |
|
real
Gelecekten
Kayıt: 18.11.2006 |
|
Yukarda bi arkadaş şirinler deyince aklıma geçen gün okuugum bi yazı geldi.
Görmeyenler varsa diye koyayım dedim
Çok uzun değil ama genede orjinal olarak wikipedia dan okunması için...
http://tr.wikipedia.org/wiki/Şirinler link bu
"Yok imza mimza..."
|
|
Yazar |
|
burakkanmaz
Gaziantep
Kayıt: 02.10.2006 |
|
wikipedia - sirinler | Şirinler, Belçikalı (babası İngiliz) çizer Peyo'nun ünlü eseri. 1958'de Peyo Cullifors tarafından Çizgi roman olarak ortaya çıktı. 1981'de televizyonda gösterilen Şirinler büyük ilgi gördü. Orijinal ismi "Schtrumpf" (İngilizce'de "Smurf") olan Şirinler 256 bölümden oluşuyor.
Şirinler ve Komünizm [değiştir]
Şirinler yıllardır Komünizm propagandası yapmakla suçlanmış ABD'de bir dönem gösterimi yasaklanmıştır. Bunun nedeni para olmadan komünal bir yaşam sürmeleri Şirin baba'nın Karl Marx'a benzemesi ve kızıl şapka giymesidir. Herkes kendi işini yapıyordur ve mutludur. Herkes aynı şeyi giyiyordur. Çizgi filmdeki Şirinlerin düşmanı Gargamel papaz cübbesi giyer ve dini sembolize eder, altın ve para düşkünüdür (kapitalizm) ve onları yeme (misyonerlik) gibi pek çok gizli unsur bulundurduğu iddia edilmiştir. Hatta İngilizce "Smurf" kelimesinin açılımı "Small Men Under Red Flag" (yani Kırmızı Bayrak Altında Küçük Adamlar) olarak da ileri sürülse de özgün ismiye bağdaşmadığı için geçerliliği şüphe götürmez.
Şirinlerin temsil ettiği çok farklı unsurlar da vardır. Örneğin; Şirine feminizmi, Süslü eşcinselliği, Güçlü şirin maço erkeği temsil eder. |
yuh diyorum başka bişi demiyorum. açıkcası ben izlerken hiç bunlar hiç aklıma gelmemişti. ordaki paylaşımcı ve birliktelikci hayat hoşuma gidiyordu. çok şaşırdım valla
|
|
Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Şirinler kadar huzurlu bir yaşam komünizm ile gelse ne olur ki? Önemli olan toplu yaşamın huzur içinde devam etmesidir. Her sanat eseri bir takım toplumsal akımlardan etkilenebilir ya da kişinin ütopyası siyasi bir takım kavramlar ile örtüşebilir. Bu, eserin propaganda amaçlı olduğunu kanıtlamaz.
Let`s make this world a better place to live !
|
|
Yazar |
|
burakkanmaz
Gaziantep
Kayıt: 02.10.2006 |
|
clairvoyant yazdi | Şirinler kadar huzurlu bir yaşam komünizm ile gelse ne olur ki? Önemli olan toplu yaşamın huzur içinde devam etmesidir. Her sanat eseri bir takım toplumsal akımlardan etkilenebilir ya da kişinin ütopyası siyasi bir takım kavramlar ile örtüşebilir. Bu, eserin propaganda amaçlı olduğunu kanıtlamaz. |
haklısın. kısmen komünist gibi hissettim kendimi ama tabi günümüzdeki komünistler her ne kadar görünüşte bunları savunsalarda geri planda her insanın yaptığı gibi bencilliğini ve kendini yükseltiyordur. o yüzden bana göre insanlar hiçbir zaman şirinler köyündeki gibi yaşayamazlar. çünkü her insanın bir BEN i vardır. napalım bizde bu modern hayatta ufak çaplı bi şirinler köyü kurmaya çalışırız kendi çevremizle
|
|
|
|
-
Del.icio.us
-
Digg
-
Facebook
-
Furl
-
Google
-
Blink
-
Simpy
-
Spurl
-
Y! MyWeb
|
|
| | | | | | | | | | | |