| Yazar |
|
ogencay
Istanbul
banlandı
Kayıt: 02.03.2006 |
|
1977’de fırlatılan ve içinde bulunan plakta Türkçe ‘Merhaba’ dahil 55 dilde selam kayıtlı Voyager 2’nin Neptün'ü geçtikten sonra farklı sinyeller vermeye başlamasıyla, uzaylılar tarafından kaçırıldı paniği yaşanıyor.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi ( NASA) tarafından 1977 yılında uzaya fırlatılan 722 kiloluk insansız uzay aracı ya da yapay uydu Voyager 2'den dünyaya farklı sinyaller gelmeye başladı. Jüpiter, Satürn, Uranus ve Neptün'den geçen Voyager 2, bu zamana kadar hep aynı sinyali veriyordu.
Ancak, güneş sisteminden çıkmak üzere olan uzay aracı 22 Nisan'dan bu yana ilginç sinyaller vermeye başladı. NASA uzmanları sinyalleri çözmeye çalışsa da bir sonuç elde edemedi.
"Bizim dilimizi konuşmuyor"
UFO eksperi Hartwig Hausdorf, "Sanki uzay aracının programı değiştirilmiş ya da kaçırılmış gibi" diye konuştu. Voyager projesi bilim adamlarından ve California Teknoloji Enstitüsü'nden Ed Stone ise "Bu veriler farklı bir formatta ve çok kaliteli bir düzeyde. Yani Voyager 2 artık bizim dilimizi konuşmuyor" dedi.
Voyager 2, dünyadan 14 milyar kilometre uzaklıkta bulunurken, ikizi Voyager 1 ise ondan 3.2 milyar kilometre uzakta yer alıyor.
Voyager 2'nin geçtiğimiz ay dünyadan 8.6 milyar uzaktayken verdiği sinyallerin formatının değişime uğrama nedeni araştırılıyor. Voyoger 1 yaklaşık 5 yıl sonra güneş fırtınalarının etkili olduğu bir alana girecek.
Türkçe 'Merhaba sevgili dostlarımız' diyordu
Dünyadan en uzakta bulunan ve dünya dışında başka akıllı yaşam formlarını araştırmak üzere gönderilen yapay uydunun içinde Rönesans dönemi sanatçılarından Leonardo Da Vinci'nin insan vücut taslağı da bulunuyor. Aracın içinde bulunan plağın içinde Türkçe "Merhaba sevgili dostlarımız" dahil 55 dünya dilinde uzaylılara karşı dostça selamlamalar, Mozart ve Beethoven parçaları, yine okyanus ve kuş sesleri bulunuyordu.
There`s No Place Like 127.0.0.1
|
|
|
| Yazar |
|
idristas
istanbul
Kayıt: 26.02.2010 |
|
ogencay yazdi | |
1977’de fırlatılan ve içinde bulunan plakta Türkçe ‘Merhaba’ dahil 55 dilde selam kayıtlı Voyager 2’nin Neptün'ü geçtikten sonra farklı sinyeller vermeye başlamasıyla, uzaylılar tarafından kaçırıldı paniği yaşanıyor.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi ( NASA) tarafından 1977 yılında uzaya fırlatılan 722 kiloluk insansız uzay aracı ya da yapay uydu Voyager 2'den dünyaya farklı sinyaller gelmeye başladı. Jüpiter, Satürn, Uranus ve Neptün'den geçen Voyager 2, bu zamana kadar hep aynı sinyali veriyordu.
Ancak, güneş sisteminden çıkmak üzere olan uzay aracı 22 Nisan'dan bu yana ilginç sinyaller vermeye başladı. NASA uzmanları sinyalleri çözmeye çalışsa da bir sonuç elde edemedi.
"Bizim dilimizi konuşmuyor"
UFO eksperi Hartwig Hausdorf, "Sanki uzay aracının programı değiştirilmiş ya da kaçırılmış gibi" diye konuştu. Voyager projesi bilim adamlarından ve California Teknoloji Enstitüsü'nden Ed Stone ise "Bu veriler farklı bir formatta ve çok kaliteli bir düzeyde. Yani Voyager 2 artık bizim dilimizi konuşmuyor" dedi.
Voyager 2, dünyadan 14 milyar kilometre uzaklıkta bulunurken, ikizi Voyager 1 ise ondan 3.2 milyar kilometre uzakta yer alıyor.
Voyager 2'nin geçtiğimiz ay dünyadan 8.6 milyar uzaktayken verdiği sinyallerin formatının değişime uğrama nedeni araştırılıyor. Voyoger 1 yaklaşık 5 yıl sonra güneş fırtınalarının etkili olduğu bir alana girecek.
Türkçe 'Merhaba sevgili dostlarımız' diyordu
Dünyadan en uzakta bulunan ve dünya dışında başka akıllı yaşam formlarını araştırmak üzere gönderilen yapay uydunun içinde Rönesans dönemi sanatçılarından Leonardo Da Vinci'nin insan vücut taslağı da bulunuyor. Aracın içinde bulunan plağın içinde Türkçe "Merhaba sevgili dostlarımız" dahil 55 dünya dilinde uzaylılara karşı dostça selamlamalar, Mozart ve Beethoven parçaları, yine okyanus ve kuş sesleri bulunuyordu.
|
uzaylıların varlığına dair bilimsel hiçbir kesin bilgi olmadığı halde bilim adamlarının ne diye uzaylıların varlığına inanmamıza bizi yönlendirmelerine hiçbir zaman bir anlam veremedim. şu ana kadar bilimin açıklayamadığı birçok şey olmuştur. voyagerla bağlantılarının kesilmesine sebep milyonlarca açıklanabilir bilimsel sebep olma ihtimali varken neden bu işte uzaylıların parmağı varmış gibi göstermeleri bilimsel mantığa pek uymuyor. aslında bilim adamları bunu her zaman yapıyorlar. örneğin piramitlerin o dönemde nasıl yapılabildiğini anlamadıklarından çoğu bilim adamı bu işte de uzaylıların parmağı olduğunu düşünüyor. ayrıca yaşamın başlagıcına ilişkin bir çok bilim adamıda ilk proteinin kendiliğinden oluştuğu varsayımına dayanıyor ki bu da hiçbir mantığın kabul edemeyeceği kadar küçük bir olasılık olduğunu kendileri de biliyor. bilmediği noktada başkalarını kendi inandığı bir şeye inanmalarına yönlendirmeleri bana kesinlikle bir art niyetin varlığını düşürdürüyor. insan bilmediği nokta sadece bilmiyorum diyebilmeli
|
|
|
| Yazar |
|
ogencay
Istanbul
banlandı
Kayıt: 02.03.2006 |
|
Bence de art niyet olduğu doğru. Hatta Amerikan Hava Kuvvetlerinin zamanında gizli teknolojilerin ve uçuş sistemlerinin testlerini saklamak için böyle bir hikaye uydurduğu bile söyleniyor. Ama sonuçta bu bir mit ve bilimsellikten uzak kalarak metafizik sınırları içerisinde düşünmek insanı hem gündelik saçmalıklardan uzaklaştrıyor, hem de beyin jimnastiği oluyor. Mesela bir teorim var. İnsanları kendi dünyalarından gece uyuduklarında astral boyutta kaçırıp üzelerinde bir takım işlemler ,deneyler yapabilicek kadar ileri düzeydeki yaşam formları o insanın bu olanları hatırlamaması için gereken teknolojiye de sahiptir. Kimbilir belki dün gece siz de kaçırıldınız ,kesinlikle hatırlamıyorsunuz.Hatırlamamanız istendi.
Gerçek olma ihtimali insan zihninde farklı kapılar açıyor. En azından rutinden çıkıyor insan. Sanırm Star Wars'u Dune'u ya da Battlestar Galactica'yı bu yüzden bu kadar çok seviyorum ya da zevk alıyorum. Burdan farklı bir yerlerin var olduğu düşüncesi heyecan verici olabiliyor... Yani ortada ölümüne tartışılacak bir konu yok.
İnanmak isteyenler inanıp araştırırlar. Ama bunu kimsenin gözüne gözüne sokmanın alemi yok. Bu her konuda böyle değil midir? 
There`s No Place Like 127.0.0.1
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
| Yazar |
|
logos
Kayıt: 19.01.2006 |
|
İlk ağızdan alınan bilgiler ışığında http://www.nasa.gov/mission_pages/voyager/voyager20100506.html, veri sisteminde bir problem oldugu belirlenmis. 4 yıllık görev süresi biçilip, 33 yıl sonra bile hala daha çalışabilen bir sistemden bahsediliyor burada. Bence uzaylilarin varligindan cok muhendislik harikasi olan bu cihazlari tartismak daha mantikli. En azindan elimizde data var :)
|
|
|
| Yazar |
|
idristas
istanbul
Kayıt: 26.02.2010 |
|
clairvoyant yazdi | | idristas yazdi
Bu bilim adamlarının yaptığı ile din adamlarının yaptıkları arasında hiç bir fark göremiyorum. Yaklaşım farklı, eylem aynı; insanları kandırmak... Ama dinler insan beynini kafese soktuğu için bilim adamlarının söyledikleri "yalanlar"ın beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu düşünüyorum. |
bir şeyin yalan olduğunu kabul edipte onun beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu söyleyen birisi o yalanı söyleyenlerden daha dar görüşlü olduğu kesindir. bu yalanı söyleyenler en azından inanmak istedikleri şeyi söylüyorlar ama başkasının yalanını savunmanın hiçbir yerde bir yeri olduğunu sanmıyorum.
|
|
|
| Yazar |
|
akgulozkan
istanbul
Kayıt: 12.12.2006 |
|
idristas yazdi | | clairvoyant yazdi | | idristas yazdi
Bu bilim adamlarının yaptığı ile din adamlarının yaptıkları arasında hiç bir fark göremiyorum. Yaklaşım farklı, eylem aynı; insanları kandırmak... Ama dinler insan beynini kafese soktuğu için bilim adamlarının söyledikleri "yalanlar"ın beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu düşünüyorum. |
bir şeyin yalan olduğunu kabul edipte onun beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu söyleyen birisi o yalanı söyleyenlerden daha dar görüşlü olduğu kesindir. bu yalanı söyleyenler en azından inanmak istedikleri şeyi söylüyorlar ama başkasının yalanını savunmanın hiçbir yerde bir yeri olduğunu sanmıyorum. |
Hocam sen nasıl yorumladın öyle ya  Adam bilim adamlarının yalanlarının insanı farklı biçimde düşünmeye itebileceğini söylüyor. Ama din adamlarının ibareleri (yalan demeyelim) insanı düşünmeMEye itiyor. Bu bi gerçek. Ama konu bu değil, hiç açmamış olayım..
Uzaylılar mevzusuna gelince, herbişe olabilir.. Ama verilerin farklı gelmesinde ki sebebi araştırırken sistemlerin çalışmasını etkileyebilecek daha olası şeyler üzerinde durmak gerekiyor. Uzaylılardan çok daha mümkün olan şeyler olmuş olabilir. 
|
|
|
| Yazar |
|
idristas
istanbul
Kayıt: 26.02.2010 |
|
akgulozkan yazdi | | idristas yazdi | | clairvoyant yazdi | | idristas yazdi
Bu bilim adamlarının yaptığı ile din adamlarının yaptıkları arasında hiç bir fark göremiyorum. Yaklaşım farklı, eylem aynı; insanları kandırmak... Ama dinler insan beynini kafese soktuğu için bilim adamlarının söyledikleri "yalanlar"ın beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu düşünüyorum. |
bir şeyin yalan olduğunu kabul edipte onun beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu söyleyen birisi o yalanı söyleyenlerden daha dar görüşlü olduğu kesindir. bu yalanı söyleyenler en azından inanmak istedikleri şeyi söylüyorlar ama başkasının yalanını savunmanın hiçbir yerde bir yeri olduğunu sanmıyorum. |
Hocam sen nasıl yorumladın öyle ya Adam bilim adamlarının yalanlarının insanı farklı biçimde düşünmeye itebileceğini söylüyor. Ama din adamlarının ibareleri (yalan demeyelim) insanı düşünmeMEye itiyor. Bu bi gerçek. Ama konu bu değil, hiç açmamış olayım..
Uzaylılar mevzusuna gelince, herbişe olabilir.. Ama verilerin farklı gelmesinde ki sebebi araştırırken sistemlerin çalışmasını etkileyebilecek daha olası şeyler üzerinde durmak gerekiyor. Uzaylılardan çok daha mümkün olan şeyler olmuş olabilir. |
aslında buradaki mevzu ne bilim nede uzaylılar. ben uzaylı diye bişey vardır ya da yoktur demedim. hele dinle alakalı herhangi bişeyden hiç bahsetmedim. ama muhterem arkadaşımız nedense bunu bir fırsat bilip din düşmanlığını savunma ve bir de buna alternatif olarak hadi gelin bilim adamlarının yalanlarıyla beynimizi özgürleştirelim vari şeyler söylemesi .. bilmiyorum siz nasıl yorumlarsınız..
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
| Yazar |
|
idristas
istanbul
Kayıt: 26.02.2010 |
|
clairvoyant yazdi | | Bu bilim adamlarının yaptığı ile din adamlarının yaptıkları arasında hiç bir fark göremiyorum. Yaklaşım farklı, eylem aynı; insanları kandırmak... Ama dinler insan beynini kafese soktuğu için bilim adamlarının söyledikleri "yalanlar"ın beyin özgürlüğü açısından daha faydalı olduğunu düşünüyorum.
...
İdris bey, konu ben değilim. Kişileri değil, düşünceleri tartışalım. Düşüncelerime saygı göstermek zorunda değilsiniz; ama insana saygı gösterin ve tanımadığınız bir kişiye kurduğu iki cümle yüzünden hakaret etmeyin lütfen. Bana ait olmayan cümleleri ben söylemişim gibi aktarmanızı da hiç hoş bulmadığımı belirtmek isterim.
Not: Bir nokta yanlış anlaşıldı sanırım... Eğer bir yalana inanacaksam; başkalarının uydurduğu yalanlara değil, kendi yalanlarıma inanırım. Hiç kimseyi de bir başkasının yalanına inanmaya ya da inanmamaya davet etmiyorum. Sadece düşüncelerimi söylerim. |
Burada bir dine inanan bütün insanların beyninin bir kafes içinde olduğunu söyleyen sizsiniz. bütün bu insanları akıldan yoksun düşünemeyen insanlarmış gibi gösteriyorsunuz. sizin kelimeleri benim kullandığım şekilde söylemediğinizi elbetteki biliyorum. Herkes başkalarının görüşlerine, inançlarına saygı göstermek zorundadır. Bunu göstermeyen kişiye karşı mantıklı cümleler kullanmam ancak o kişinin seviyesine inmemi gerektirirdi.
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Düşüncelerim nedeniyle kişiliğime hakaret etmeye devam eden bu arkadaşın uyarılmasını ve konu ile alakasız mesajların silinmesini yönetimden rica ediyorum. Ayrıca konunun dağılmasına katkıda bulunduğum için ogencay'dan özür diliyorum.
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
| Yazar |
|
kellad
istanbul
Kayıt: 21.01.2006 |
|
Voyager'daki hata 24 Mayıs itibariyle düzeltilmiş ve doğru veriler akmaya başlamış. Hata veriyi dünyaya gönderilmek üzere paketleyen programın bir bitinin RAM'de 0'dan 1 dönmesiymiş. Mühendisler Voyager'ın bilgisayarını resetlemiş ve sorun çözülmüş.
http://www.nasa.gov/mission_pages/voyager/voyager20100506.html
----------
Ben en baştan demiştim reset atın düzelir diye... 
Adamlar günlerce sorunun ne olduğunu bulmaya uğraştı o kadar kurcaladılar. Hiç gerek yokmuş. Ama adamlar bilim insanı sorunun ne olduğunu bulmadan reset tuşuna bile dokunmuyorlar.
Bu arada uzaylı bir iyonun o biti 0'dan 1'e çevirdiği ve uzaylıların bize bu yolla birşeyler anlatmak istediği düşünülüyormuş. Bitin RAM'deki konumundan ve bilimum başka ince ayrıntıdan uzaylıların mesajını çözme çalışmaları devam ediyor...
Decompiling the code of universe.
Listening the cosmic background radiation.
Swimming in Inter Stellar Medium.
|
|
|
| Yazar |
|
naranja
Kraliyet Ailesinden
Kayıt: 18.10.2007 |
|
eğer bu uzayda yaşam var mı yok mu sorusu olmasa kimse bu işlere para yatırmazdı. bu nedenle bilim adamlarına hak veriyorum. uzay araştırmalarının hiçbir getirisi yok bu nedenle kaynak bulmak için insanların orada bir şeyler varmış düşüncesine itilmesi gerekiyor. bilim kurgu filmler, bu tarz uzaylılar mekiği kaçırdı geyiği falan hep bu yüzden yapılıyor. yoksa kimse bir uzay mekiği için 1 lira harcamazdı. biz yine uzayda bi halt olmadığına inanmaya devam edelim ama önemli olan büyük patronların var olduğuna inanması.
Kaybolur hayatIn tarifsiz ahengi;
Zaman bir tablodur düser duvarlardan.
|
|
|
|
|
-
 Del.icio.us
-
 Digg
-
 Facebook
-
 Furl
-
 Google
-
 Blink
-
 Simpy
-
 Spurl
-
 Y! MyWeb
|
|
| | | | | | | | | |
