| Yazar |
|
ogencay
Istanbul
banlandı
Kayıt: 02.03.2006 |
|
Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım.
Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi...
Ağladım.
* * *
Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.
* * *
Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla...
Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...
* * *
İnsanı öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
Sonra da her insanın içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.
* * *
Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi...
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu, sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.
* * *
İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu...
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.
* * *
Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.
* * *
Ekmeği öğrendim.
Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini...
Sonra da ekmeği hakça üleşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.
* * *
Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra...
Ve bir süre sonra yazı, kendimi öğretti bana...
* * *
Gitmeyi öğrendim.
Sonra dayanamayıp dönmeyi...
Daha da sonra kendime rağmen gitmeyi...
* * *
Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yaşta...
Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
Sonra da asıl yürüyüşün kalabalıklara karşı olması gerektiğine aydım.
* * *
Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.
* * *
Namusun önemini öğrendim evde...
Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu; gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu öğrendim.
* * *
Gerçeği öğrendim bir gün...
Ve gerçeğin acı olduğunu...
Sonra dozunda acının, yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.
* * *
Her canlının ölümü tadacağını, ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.
CAN DÜNDAR
16.06.2008
There`s No Place Like 127.0.0.1
|
|
|
| Yazar |
|
adaniak
Kayıt: 13.01.2007 |
|
İnsanın içi ağlarken dışının gülebilmesini öğrendim
En ağır şartlara rağmen gülmeye odaklanmayı öğrendim
Zar tutmayı öğrendim hayatla kumar oynarken
O düşeş atarken yenilmemem gerektiğini öğrendim
Bütün zorluklara rağmen yılmamam gerektiğini
Aslında kazanmamız gerekenin hayatla oynadığımız oyun değil de
Hayatın ta kendisinin olduğunu öğrendim..
S. Şenadım
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
Böyle bir dünyada "o" kişiyi asla bulamayacağımı öğrendim...
Bir kavramı en çok savunan insanların hava kararınca o kavrama nasıl ihanet edebildiğini öğrendim...
Gerçekleri insanların yüzüne vurduğumda ne kadar kötü bir duruma düşebileceğimi öğrendim...
İnsanların kendilerini diğerlerinden çok daha zeki sanabildiğini öğrendim...
İnsanların ne kadar sahte olabildiğini öğrendim...
Neden güzel şeyleri öğrenemedim? Çünkü güzel olan şeyler ütopyada... Buradaki bütün güzellikler sahte... ve bir çok insan hayattan zevk alabilmek için bu sahteliği kabulleniyor, bir zaman sonra kendisi de o sahteliğin bir parçası olduğundan dolayı, sahte olduğunu inkar ediyor...
İyisi mi?
life 4 sex
Gerçeği öğrendim, hayattan zevk alabilmek için sadece anlık mutluluklar ile ilgilenmek gerekiyormuş meğer...
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
| Yazar |
|
watthana
uzayli
Kayıt: 02.02.2007 |
|
Herkesin bir gün mutlaka ama mutlaka öleceğini öğrendim...
ASIKSAN YARE,
ALDANMA AGYARE...
|
|
|
| Yazar |
|
henryletham
Kayıt: 25.04.2008 |
|
o.gencay yazdi | | Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. Işığı gördüm, korktum. Ağladım.
Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum.
Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi...
Ağladım.
* * *
Yaşamayı öğrendim.
Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.
* * *
Zamanı öğrendim.
Yarıştım onunla...
Zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...
* * *
İnsanı öğrendim.
Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
Sonra da her insanın içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.
* * *
Sevmeyi öğrendim.
Sonra güvenmeyi...
Sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu, sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.
* * *
İnsan tenini öğrendim.
Sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu...
Sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.
* * *
Evreni öğrendim.
Sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
Sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.
* * *
Ekmeği öğrendim.
Sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini...
Sonra da ekmeği hakça üleşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.
* * *
Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra...
Ve bir süre sonra yazı, kendimi öğretti bana...
* * *
Gitmeyi öğrendim.
Sonra dayanamayıp dönmeyi...
Daha da sonra kendime rağmen gitmeyi...
* * *
Dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yaşta...
Sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
Sonra da asıl yürüyüşün kalabalıklara karşı olması gerektiğine aydım.
* * *
Düşünmeyi öğrendim.
Sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
Sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.
* * *
Namusun önemini öğrendim evde...
Sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu; gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu öğrendim.
* * *
Gerçeği öğrendim bir gün...
Ve gerçeğin acı olduğunu...
Sonra dozunda acının, yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.
* * *
Her canlının ölümü tadacağını, ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.
CAN DÜNDAR
16.06.2008
|
Bence esas öğrenmesi gereken şeyi ögrenememiş.hayata anlam yüklemek lazım..Arkadaşımızın dediği gibi "Herkesin bir gün mutlaka ama mutlaka öleceğini öğrendim." eğer bunu öğrendiysen.hayata anlam yüklersin.
Kötü sanat trajik olarak iyi sanattan
daha güzeldir..çünkü insan ba?ar?s?zl???n?
belgeler.
|
|
|
| Yazar |
|
humeyra
Kayıt: 12.06.2008 |
|
Hayatı bana verenin sevgisini kalbime ne kadar işlersem ,o kadar mutlu olacağımı öğrendim..Hayattaki yasak anlık zevklerin elbet birgün nasıl acı verdiğini ve hazin sonlarını çevrem vesilesiyle yakından izledim..Hiç birşeyin anlık olmadıgını birgün elbet bedelinin ödeneceğini öğrendim..Herneye sahip olursan ol hayatı sana imtihan olarak vereni unutunca hayatın zehirden farksızlıgını öğrendim..Hayatın güzelliklerini gördükçe hayatı bize verenin güzelliğini düşünmenin mutluluğunu öğrendim..Zekasını kullanan herkesin elbet birgün bu hayatın gerçek förmülünü çözdüğünü öğrendim...hayatın förmülünü çözenin en büyük saadete ulastıgını öğrendimmm. Hayatın förmülünün ise en güzel kitapta bulundugunu öğrendim...
|
|
|
| Yazar |
|
henryletham
Kayıt: 25.04.2008 |
|
humeyra yazdi | | | Hayatı bana verenin sevgisini kalbime ne kadar işlersem ,o kadar mutlu olacağımı öğrendim..Hayattaki yasak anlık zevklerin elbet birgün nasıl acı verdiğini ve hazin sonlarını çevrem vesilesiyle yakından izledim..Hiç birşeyin anlık olmadıgını birgün elbet bedelinin ödeneceğini öğrendim..Herneye sahip olursan ol hayatı sana imtihan olarak vereni unutunca hayatın zehirden farksızlıgını öğrendim..Hayatın güzelliklerini gördükçe hayatı bize verenin güzelliğini düşünmenin mutluluğunu öğrendim..Zekasını kullanan herkesin elbet birgün bu hayatın gerçek förmülünü çözdüğünü öğrendim...hayatın förmülünü çözenin en büyük saadete ulastıgını öğrendimmm. Hayatın förmülünün ise en güzel kitapta bulundugunu öğrendim... |
Kelimelere dökemiştim.Vesile oldun...
Kötü sanat trajik olarak iyi sanattan
daha güzeldir..çünkü insan ba?ar?s?zl???n?
belgeler.
|
|
|
| Yazar |
|
duygu
istanbul
Kayıt: 10.02.2008 |
|
humeyra yazdi | | | Hayatı bana verenin sevgisini kalbime ne kadar işlersem ,o kadar mutlu olacağımı öğrendim...Hiç birşeyin anlık olmadıgını birgün elbet bedelinin ödeneceğini öğrendim..Herneye sahip olursan ol hayatı sana imtihan olarak vereni unutunca hayatın zehirden farksızlıgını öğrendim..Hayatın güzelliklerini gördükçe hayatı bize verenin güzelliğini düşünmenin mutluluğunu öğrendim..Zekasını kullanan herkesin elbet birgün bu hayatın gerçek förmülünü çözdüğünü öğrendim...hayatın förmülünü çözenin en büyük saadete ulastıgını öğrendimmm. Hayatın förmülünün ise en güzel kitapta bulundugunu öğrendim... |
+1
never ending
|
|
|
| Yazar |
|
rcpdmrbs
Kayıt: 19.02.2008 |
|
watthana yazdi | |
Herkesin bir gün mutlaka ama mutlaka öleceğini öğrendim...
|
20 yıl geçmesi gerekmemiştir inşallah bunu öğrenmek için.
ayrıca forumda her edebiyat konusunun 3-5 mesaj içinde dine kayması da enteresan. din ve siyaset başlığı niye açıldı ve niye kaldırıldı 
havan batsin.
|
|
|
| Yazar |
|
watthana
uzayli
Kayıt: 02.02.2007 |
|
rcpdmrbs yazdi | | watthana yazdi | |
Herkesin bir gün mutlaka ama mutlaka öleceğini öğrendim...
|
20 yıl geçmesi gerekmemiştir inşallah bunu öğrenmek için.
ayrıca forumda her edebiyat konusunun 3-5 mesaj içinde dine kayması da enteresan. din ve siyaset başlığı niye açıldı ve niye kaldırıldı
|
Merak etme kardaş dinsiz olan da ölecek yaw...:)
bunun için illa dine bağlı olmak gerekmez,ölümü niye sadece din ile bütünleştiriyırsun ki anlamadım...
Tamam amacı olmayan için ölüm lafı tedirginlik oluşturuyor ama gerçek de bu ne yapalım yani...
Edit:20 yıl değil 22 yıl...ama önemli olan sonucta bunun farkına varmam - inanarak varmam-,ama görüyorum ki bunun daha farkına varamayanlar da varmış...
ASIKSAN YARE,
ALDANMA AGYARE...
|
|
|
| Yazar |
|
rcpdmrbs
Kayıt: 19.02.2008 |
|
din konusunu senin mesajın için yazmadım ;) sadece son 4-5 mesajla ilgili bir tespitti.
mezarlıkların vazgeçilmezlerle dolu olduğunu anlamak için de inanç şart değil, akıl yeter insana bu tür konularda.
neyse ben şikayetimi belirttim sadece. edebiyat konularındaki bu inanç tartışmaları boş geliyor bana. her insana ayrı şey ifade eden din gibi göreceli kavramların klavye arkasından tartışılabileceğine inanmıyorum. edebiyat da görecelidir ama burda edebiyat da tartışmıyoruz zaten. paylaşıyoruz 
havan batsin.
|
|
|
| Yazar |
|
humeyra
Kayıt: 12.06.2008 |
|
edebiyat konuları genellikle mantıklı ve zeki düşünülünce oluşturulan ince konulardır ölüm ,hayatın anlamı konularını açıklamak isteyen herkesin açıklama şekli gayet tabi farklı olabilir..Burda yazan herkesin amacı düşüncelerini mantıklı şekilde belli etmek ve hayattan öğrendiğini söylemekse ve ben herkesin öğrendiği hayat anlayışına saygılıysam herkeste benim hayat anlayışıma saygılı olmalıdır ..Hergercekte dine kayma olarak değerlendirilmesin artık düşüncesini açıkça söylemek herkesin hakkı..ki dine kaymak değil maksat hayattan ne öğrendiğini söylemek....Tabi şuda var zekice yorumlar yapılıp düşünülünce dine kaymamak mümkün değil çünkü bizim dinimiz çok mantıklı ona bağlı olamdan konuşsamda o tüm gerçekliğiyle kendisine kaydırıyor...Kİ arkadasa katılıyorum hayatta paylaşmanın verdiği mutluluğuda öğrenen biri olarak bende sizinle düşüncemi paylaşıyorum ve tartışmayalım diyorum:...HAYATTA herkesin düşüncesine saygılı olunmasının olgun karakterli insan vasfı olduğunu öğrendimmm...
|
|
|
| Yazar |
|
iemre
Anadolu
Kayıt: 26.05.2007 |
|
Hayattan hala bişey öğrenemedim.Bir gün gerçeği bulacağım inşallah.
More than one
|
|
|
| Yazar |
|
serdar5
Kayıt: 12.02.2006 |
|
insanın gerçekten özgürlüğüne kavuşabilmesi için egolarından kurtulması gerektiğini öğrendim,kimliğimi,benliğimi formlara bağlı kalarak tanımlamak yerine formsuz bir varoluşun esas özgürlük ve öze dönmek olduğunu öğrendim.keşke daha önce öğrenebilseydim...
Kanit gösterilmeden yapilmis bir iddiayi çürütmek için kanita ihtiyaç yoktur
|
|
|
| Yazar |
|
clairvoyant
Antalya
Kayıt: 05.05.2006 |
|
humeyra yazdi | | | Hayatı bana verenin sevgisini kalbime ne kadar işlersem ,o kadar mutlu olacağımı öğrendim..Hayattaki yasak anlık zevklerin elbet birgün nasıl acı verdiğini ve hazin sonlarını çevrem vesilesiyle yakından izledim..Hiç birşeyin anlık olmadıgını birgün elbet bedelinin ödeneceğini öğrendim..Herneye sahip olursan ol hayatı sana imtihan olarak vereni unutunca hayatın zehirden farksızlıgını öğrendim..Hayatın güzelliklerini gördükçe hayatı bize verenin güzelliğini düşünmenin mutluluğunu öğrendim..Zekasını kullanan herkesin elbet birgün bu hayatın gerçek förmülünü çözdüğünü öğrendim...hayatın förmülünü çözenin en büyük saadete ulastıgını öğrendimmm. Hayatın förmülünün ise en güzel kitapta bulundugunu öğrendim... |
Benim yazıma misilleme sanırım bu =)
Herkesin çevresindeki örnekler farklı olabilir tabi... Ama dünya geneline bakmak lazım bir de... Uzun vadeli ve gerçek mutluluğun arayışı içinde olanlar sürekli hayal kırıklılığına uğrayarak mutsuz oluyor, ben bunu öğrendim. Demek ki anlık zevkler ile hayatın tadını çıkarmak lazımmış. Sürekli gerçeği arayıp anlık zevklerden mahrum kalarak bir ömür boyu mutsuz yaşamak yerine, anlık şeyler ile (yalancıktan da olsa) hayatın tadını çıkarmak daha mantıklı geliyor. Tabii ki bunlar yaşanırken gerçeğin arayışı yine devam etmeli, yoksa ömrün tamamı yalan olur.
EDIT: "anlık zevk" deyimini haram/helal kavramları kullanarak çarptırmayın, kısa süren bütün zevkler dahildir buna.
Bu arada "humeyra" arkadaşımın alıntıdaki cümleleri gibi sözleri şiddetle savunan, içten söylediğine inandığım ve güvendiğim insanların; gözden ırak yerlerde bu tip sözlerine nasıl ihanet edebildiklerini de öğrendim. Hatalarının su yüzüne çıkma korkusu nedeniyle, o konu ile ilgili muhabbetlerde muhafazakar düşüncelerini çok daha vurgulu bir şekilde savunacak kadar yüzsüz olabilen insanlar ile aynı nefesi paylaştığımı öğrendim. Özellikle ülkemizdeki bazı tabu kavramlar nedeniyle insanların aklından geçen ile ağzından geçenin aynı olamadığı konular olduğunu öğrendim.
Let`s make this world a better place to live !
|
|
|
|
|
-
 Del.icio.us
-
 Digg
-
 Facebook
-
 Furl
-
 Google
-
 Blink
-
 Simpy
-
 Spurl
-
 Y! MyWeb
|
|
| | | | | | | | | | | |
